Keşan’da ayçiçeği eken çiftçi, çiçeklenme dönemine kadar emek harcadıkları ürünlerinin domuzlar tarafından heba edilmemesi için önlem alıyor. Domuz zararına karşı eskiden silah, teneke, davullarla ses çıkartarak domuzları korkutup kaçırmak için tarlalarda sabahlara kadar beklediklerini kaydeden Mercan köyünde çiftçilik yapan Ümit Akgül, "Eskiden herkes tarlalarını sabaha kadar kendisi bekliyordu. Ondan sonra birkaç saat istirahat edip yine tarlaya çalışmaya gidiyorduk. Ancak gelişen teknolojiyle birlikte bu konudaki önlemler de gelişti. Şu sıralar en çok kullanılan yöntem olan ’domuz teli’ olarak bilinen yöntemi kullanıyoruz" dedi.

"Sistem sayesinde domuzlar ürüne zarar veremiyor"

Köylerinin ormana ve gölete daha yakın olduğu için domuzların ormandan gölete giderken ayçiçeği tarlalarından geçerken ürünlerine zarar verdiğini vurgulayan Akgül, "Ancak bu sistemde, aküden tellere verilen elektrik akımı sayesinde domuz tarlaya giremiyor. Gücümüz yettiği kadar tarlalarımıza bu sistemden kurmaya çalışıyoruz. Bu teller korumada yüzde 90 oranda çözüm sağlıyor. İki günde bir tarlayı dolaşarak tellerin durumunu kontrol ediyoruz. Bu sistemi çıkartandan Allah razı olsun. Bu ürün bir milli servet. Yetiştirirken yaptığımız masraf da büyük ama domuzun verdiği zarar daha büyük oluyor. Devletimiz TARSİM ile bu zararı teminat altına alıyor ama oluşan zararda ürünün desteğini alamıyoruz. Biz de zararın neresinden dönsek kardır diyerek bu sistemi kullanıyoruz" ifadelerini kullandı.

"Bir yıllık emeğimizin yarısını bir gecede götürebiliyor"

Aynı sistemi kullanarak ayçiçeğini koruma altına alan Büyükdoğanca köyünde çiftçilik yapan Recep Yıldız ise bahse konu sistemin sağladığı faydaya dikkat çekerek, "Sistemi, aküsünün bitip bitmediğini ya da tellerde bir deforme olup olmadığını iki günde bir kontrol etmek gerekiyor. Akü biterse domuz tarlaya zarar veriyor ve bu zarar ciddi oranda oluyor. Eskiden tel yoktu ve tarlaya kendimiz gidip bekliyorduk. Bu sistem ile geceleri yanımıza köpek alıp tarlaya gitmek zorunda kalmıyoruz. Domuzlar, 1 yıl boyunca emek verdiğimiz ürünümüzün yarısını bir gecede götürebiliyor"