Tweet |
Edirne’den Bulgaristan’a açılan Hamzabeyli Sınır Kapısı’nda kilometrelerce ihracat yüklerini Avrupa ülkelerine götürmek için saatlerce bekleyen tır sürücüleri yaşadıkları sorunlarını anlattı. Bulgaristan’a açılan Edirne’deki Hamzabeyli Sınır Kapısı’nda tır kuyruğunun 15 kilometreye kadar ulaşması nedeniyle saatlerce sırada bekleyen tır sürücüleri, ihtiyaçlarını karşılanması için yetkililere seslendi.
İhracat yüklerini teslim edecekleri Avrupa ülkelerine doğru yola çıkan tır sürücüleri, Edirne’de bulunan Kapıkule ve Hamzabeyli Sınır Kapılarında bazen günler bazen ise saatlerce sıranın kendilerine gelmesini bekliyor. Gümrüklerin yetersiz çalışması ve yoğunluğa karşılık verememesi nedeniyle çaresizce karanlıkta ve soğukta sırada bekleyen tır sürücüleri, zor anlar yaşadıklarını dile getirdi.
Tır sürücüleri, yol boyunca tuvalet ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını ifade ederek, yetkililerin sorunlarına kulak vermesini istedi.
“İhracat kahramanları sürücüleri valilikten lavabo yapılmasını istedi”
İstanbul’dan aldığı kumaş ile oto yedek parça yükünü Macaristan’a götürmek için yolan çıktığını ifade eden tır sürücüsü Mustafa Öztürk, 15 kilometreden sıraya girdiğini belirterek, “Dün gece saat 04.00 gibi 15-16 kilometreden sıraya girdik. Dün geceden itibaren yaklaşık 1 buçuk kilometre yol kat ettik. Bazen Bulgar tarafı çalışmıyor ve sistemlerde sıkıntı olduğunu söylüyorlar. Burada en büyük sıkıntımız lavabo ihtiyacımızı karşılayamıyoruz. Edirne Valiliği’nden isteğimiz buraya bir lavabo yapmasıdır. En büyük sıkıntı burada lavabonun olmamasıdır” dedi.
“Burada geceleri karanlıkta kalıyoruz”
Uykusuz kaldıklarına değinen tır sürücüsü Öztürk, uyuduklarında ise diğer tırların birbirini solladıklarını vurgulayarak, “Yol kenarında aracımızın için uykuda kaldığımızda diğer tırlar bizim önümüze geçiyor ve yük teslimatında geç kalabiliyoruz. Tır parkları çoğaltılmadığı sürece biz bu sorunu hep yaşayacağız. Günden güne ihracatımız artıyor ve firmalar daha çok araç alıyor. Bugün bu sonun çözümünü bulmasak yarın bu sıra 30 kilometreyi de geçecektir. Burada geceleri karanlıkta kalıyoruz, hiç ışık yok” diye konuştu.
“İnşallah en kısa zamanda bir çözüm bulunur”
Yollarda hiç ışık olmadığından dolayı can güveliklerini olmadığını ve takograf (ölçüm cihazı) 13 saati geçtikten sonra bulundukları yerde kalmak zorunluluklarının bulunduğunu söyleyen Öztürk, “Yol üstünde hiç ışık olmadığı için sırada olan araçlar tehlike arz ediyor. Avrupa’da polisler takograf (ölçüm cihazı) çok önem verdiklerinden dolayı bize büyük cezalar kesiliyor. Mesela bize tanınan bir gün içinde 13 saat araç kullanma hakkımız bittikten sonra bu sırada hiçbir yere gidemiyoruz ve yol üstünde yatmamız gerekiyor. Bu yol üstünde karanlıkta 11 saat yatmamız gerekiyor. 11 saat boyunca bu yol kenarında ışık yok, hiçbir yok burada yatmak zorundayız. İnşallah en kısa zamanda bir çözüm bulunur” ifadelerini kullandı.